28 Nisan 2010 Çarşamba

Aşık'ınım yanında olamasam da !



Yıllar önce yöneticilik seminerlerinde oynatılan bir oyun vardı.
Çok basitçe Ü malı üretiyordu ama pazarlayamıyordu.P ise malı üretemiyor ama pazarlayabiliyordu.

Oyunda kişiler veya gruplar ikiye ayrılıp Ü ve P oluyorlardı.
Oyunun kuralı da çok çok basitti.
Ü ve P ,10 dakika içinde anlaşıp ortaya çıkacak toplam karı belli yüzdelerle paylaşacaklardı.Tabii akla en yatkını fifti fifti ! Ama olmuyor ,10 dakika dolduğunda oyuna katılanların çoğunluğu  "ben üretmesem sen ne satcan lan düdük ? ben olmasam sen üretsen ne yazar zurna ?"  tadındaki pazarlıkları sonucu  "anlaşamadık" diyorlardı...

Vidmar ile Ömer'in boşluğu doldurulacak ,Efes Pilsen bu yıl doping ,oyunucu ayartma ve hakem ayarlama işlerinden elini eteğini çekecek diye düşünmek saflıktan fazlası olur !

Kontratlar,İhtarnameler,Menajerler,İlkeler ,Haklılar ,Haksızlar vs ...Aurelio'da olduğu gibi "haklı olmak" istemiyorum !

Ömer Aşık'ı benchin arkasında kot pantolon -tshirt ile değil sahada yanımızda görmek istiyorum.





Hiç yorum yok: